Ar-Ge Kazançları ve Vergi İndirimi
Ekim 25, 2025Bireysel Kart Şirket Gideri
Kasım 7, 2025Bir ticari işletme için mal satmak veya hizmet vermek kadar, bu satışın bedelini tahsil etmek de hayati öneme sahiptir. Türkiye’deki KDV sisteminin tahakkuk esasına dayanması nedeniyle, bir işletme müşterisine faturayı kestiği anda, ödemeyi alıp almadığına bakılmaksızın o faturanın KDV’sini devlete ödemek zorundadır. Ancak, bu alacağın tahsilinin imkansız hale gelmesi (ticari literatürde batık alacak olarak adlandırılması) durumunda, daha önce devlete ödenen KDV’nin ne olacağı sorusu ortaya çıkar. Bu durum, özellikle yüksek hacimli ve vadeli satış yapan firmaların nakit akışını ve mali sürdürülebilirliğini tehdit eden kritik bir risk unsurudur.
Vergi Usul Kanunu ve KDV mevzuatındaki son düzenlemeler (özellikle KDV Kanunu’nun 29/4 maddesi ve 35 Seri No.lu KDV Genel Tebliği), işletmelerin bu durumda yaşadığı çifte mağduriyeti (hem parayı alamamak hem de vergisini ödemek) gidermek amacıyla önemli bir kolaylık sağlamıştır. Bu düzenlemeler, batık alacak haline gelen tutara isabet eden KDV’nin, belirlenen yasal şartlar yerine getirilmek koşuluyla, ödeme yapan mükellefe iade alınmasına olanak tanımıştır.
Bu rehber, özellikle vadeli çalışan, toptan satış yapan veya kurumsal hizmet veren Limited/Anonim şirketlerin, bu haklarını kullanırken atması gereken adımları, yasal şartları, dikkat etmeleri gereken kritik noktaları ve muhasebeleştirme zorluklarını, bir ankara muhasebeci uzmanlığıyla detaylıca analiz etmektedir.
KDV İadesi Yasal Şartları
Batık alacağa isabet eden KDV’nin iadesini talep edebilmek, Maliye tarafından büyük bir hassasiyetle denetlenen ve sıkı şartlara bağlanan bir süreçtir. Bu şartlar, alacağın gerçekten “batık” olduğunu ve tahsilatı için tüm yasal yolların tüketildiğini ispatlamayı gerektirir:
- Kanunen Takip Şartı: Alacağın tahsili için sadece müşteriyle görüşmek veya ihtarname göndermek kesinlikle yeterli değildir. KDV iadesi talebinden önce, alacak için dava veya icra takibi başlatılmış olmalıdır. Bu, mükellefin alacağını tahsil etmek için gereken tüm hukuki çabayı gösterdiğini kanıtlar. Bu hukuki sürecin başlatılması ve takibi, mali kayıtların yespiti için kritik önem taşır.
- Hukuki İmkansızlığın İspatı: Başlatılan dava veya icra takibi sonucunda, alacağın tahsilinin fiilen ve hukuken imkânsız olduğu resmi belgelerle tevsik edilmiş olmalıdır. Bu belgeler:
- Aciz Vesikası: Borçlunun malvarlığının borcunu karşılamaya yetmediğini gösteren resmi belge.
- İcra Dosyasının Kapanması: İcra takibinin tahsil imkânı kalmadığı için sonlandırılması.
- İflas Kararı: Borçlunun iflas ettiğine dair kesinleşmiş mahkeme kararı.
- Konkordato Durumu: Borçlunun konkordato sürecinde olması ve alacağın tahsilinin imkansız hale geldiğine dair kesinleşmiş hukuki süreç.
- Muhasebe Kaydı Zorunluluğu: Şirketiniz, alacağı batık kabul ettiği anda, bu alacağın KDV hariç bedelini Değersiz Alacak olarak kaydetmeli ve bu tutarı mali tablolarında (Gelir veya Kurumlar Vergisi matrahını azaltmak üzere) KKEG olarak göstermelidir. Ancak, KDV’ye isabet eden kısım KKEG olarak kaydedilmez; bu kısım iadeye konu edilmek üzere muhasebeleştirilir.
- Alıcının Durumu: KDV iadesi talep eden satıcının yanı sıra, bu alacağı borç olarak kayıtlarında tutan alıcının da, iade edilen KDV tutarını, kendi ilgili dönem KDV beyannamesinde “Hesaplanan KDV” olarak beyan etmesi zorunludur.
Bu şartlar, bir ankara şirket kuruluşu sonrası vadeli çalışmaya başlayacak her ticari işletme için bilinmesi gereken en önemli risk yönetim adımıdır. Bu titiz yasal ve muhasebesel süreci yönetmek, ancak alanında uzman bir ankara e-ticaret muhasebe danışmanı ile mümkündür.
E-Fatura KDV Hesaplama ve İade Süreci
Batık alacak KDV iadesi süreci, doğru muhasebe kayıtları ve KDV Beyannamesi üzerindeki teknik düzeltmeleri gerektirir.
- İadeye Konu Tutarın Tespiti: İade talep edilecek KDV tutarı, tahsil edilemeyen alacağın KDV dahil toplam tutarı üzerinden değil, KDV hariç bedelinin tahsil edilemeyen kısmına isabet eden KDV tutarıdır. Örneğin, $120.000 TL KDV dahil alacağın %75’i batıksa, KDV’nin de %75’i (yani $15.000 TL) iadeye konu edilir.
- Beyanname Düzeltmesi (İndirim Mekanizması): İade tutarı, alacağın kesin batık olduğu belgelendiği döneme ait KDV Beyannamesi’nin “İndirimler” bölümünde, GİB tarafından belirlenen ilgili kod altında (Örneğin KDV Kanunu’nun 29/4 maddesine göre indirim) gösterilir. Bu işlem, daha önce ödediğiniz KDV’yi geri indirim konusu yaparak Maliye’den tahsil etmenizi veya bir sonraki dönem ödenecek KDV’den mahsup etmenizi sağlar.
- İade Şekli: İade, öncelikle şirketin vergi borçlarına mahsup edilerek veya (yasal limitler dahilinde) nakit olarak talep edilebilir.
- Raporlama ve Tevsik: İade talebi ile birlikte, sadece yasal belgeler değil, alacağın mahiyetini gösteren tüm e-Faturalar, banka ödeme planları ve alacağa ait tüm e-ticaret muhasebesi kayıtları, Vergi Dairesi’ne sunulacak özel bir rapor eki ile teslim edilmelidir.
Risk Yönetimi İhmal Edilen KDV İndirimi
Batık alacak KDV iadesi, işletmeler için yasal bir hak olsa da, bu hakkın kullanımı sırasında yapılan en ufak bir muhasebe veya hukuki hata, mevcut KDV indirim haklarını da riske atabilir ve denetimi tetikleyebilir.
- Hukuki Süreç Takibi: KDV iadesi şartı olan icra takibini zamanında başlatmamak veya takip etmemek, hakkınızı kaybetmenize yol açar.
- Alıcının Beyanı: Eğer alıcı (borçlu şirket) kendi defterinde borcu kapatmamışsa veya KDV düzeltmesini yapmamışsa, Vergi İdaresi sizin iade talebinizi reddeder. Bu nedenle KDV iade talebi öncesinde borçlu şirketin muhasebe kayıtlarıyla uyum sağlamak önemlidir.
Tahakkuk esası nedeniyle devlete ödenen KDV, alacağın icra/dava takibi ile batık olduğu kanıtlanırsa iade alınabilir. Bu hak sadece ticari kazanç mükelleflerine tanınmış olup, iade talebinden önce alacağın yasal olarak Değersiz Alacak kaydı yapılmalı ve hukuki imkansızlık resmi belgelerle ispatlanmalıdır. Şartlar yerine getirilmeden yapılan başvuru hem KDV iadesini engeller hem de vergi cezası riskini artırır.
Mali disiplin, sadece giderleri değil, teşvik ve iade süreçlerini de doğru yönetmekle mümkündür. Bir KDV iadesi talebinde bulunmadan önce, teşvik ve indirimin doğru yönetilmesi konusundaki bilgi birikiminizi tazelemek için Ar-Ge Kazançları ve Vergi İndirimi içeriğimizi okumanızı tavsiye ederiz. Yüksek teknoloji içeren işlerinizde bile mali süreçleri doğru yönetmek, vergisel avantajları kaçırmamanız için önemlidir.
Serbest Meslek ve Ticari Kazanç Farkı
Bu iade hakkı, KDV sisteminin temel prensipleri gereği yalnızca ticari kazanç mükellefleri (Anonim Şirket, Limited Şirket, Şahıs İşletmeleri) için geçerli olan bir düzenlemedir.
| Özellik | Ticari Kazanç Mükellefleri | Serbest Meslek Erbabı |
| KDV İadesi Hakkı | Var. Alacak batık hale gelirse KDV iadesi talep edilebilir. | Yok. Hizmetin tahsilat esasına göre vergilendirilmesi nedeniyle bu hak mevcut değildir. |
| Hasılat Esası | Tahakkuk Esası (Fatura kesimi) | Tahsilat Esası (Para hesaba geçtiğinde) |
| Batık Alacak Kaydı | VUK şartlarına göre Değersiz Alacak olarak kaydedilerek Gider yazılır. | Tahsil edilmeyen gelir deftere hiç yazılmadığı için batık alacak kaydı gerektirmez. |
Bu önemli ayrım, özellikle yüksek gelir elde eden serbest meslek erbabının (Avukat, Doktor, YMM vb.) mali müşavir seçiminde ve risk yönetiminde dikkate alması gereken bir noktadır.
Sıkça Sorulan Sorular (S.S.S.)
1. KDV İadesi Başvurusu Ne Zaman Yapılır?
İade başvurusu, alacağın tahsilinin imkansız hale geldiğine dair yasal belgelerin elde edildiği döneme ait KDV beyannamesinde yapılır. Bu, icra takibinin sonuçlanması veya aciz vesikasının alınmasıyla aynı dönem olmalıdır. Bir sonraki aya bırakılamaz.
2. Batık Alacak KDV İadesi İçin Alt Sınır Var mı?
Hayır, iade hakkını kullanmak için alacağın tutarı konusunda bir alt sınır yoktur. Ancak, küçük tutarlar için dava veya icra takibi başlatmanın hukuki ve mali maliyeti göz önünde bulundurulmalıdır.
3. Tahsil Edilemeyen Alacak Gelir Vergisinden Düşülür mü?
Evet, alacağın KDV hariç bedeli, Değersiz Alacak olarak VUK şartlarına göre kayıtlara alınarak Gelir veya Kurumlar Vergisi matrahından düşülür (Gider yazılır). Bu, KDV iadesiyle birlikte çifte avantaj sağlar.
4. Müşterinin İflası Durumunda İcra Takibi Zorunlu mu?
Müşterinin iflas ettiğine dair resmi bir iflas kararı varsa ve bu karar ile alacağın tahsilinin imkansız olduğu tevsik edilmişse, ayrı bir icra takibi başlatma zorunluluğu ortadan kalkar. İflas kararının ibrazı yeterli olabilir.
5. Kısmi Tahsilat Durumunda KDV İadesi Nasıl Hesaplanır?
Eğer alacağın bir kısmı tahsil edildiyse, KDV iadesi sadece tahsil edilemeyen bakiye kısmına isabet eden KDV tutarı üzerinden hesaplanır ve talep edilir. Örneğin, $100.000’lık alacağın $30.000’ı tahsil edilmişse, kalan $70.000’lık kısma ait KDV iadeye konu olur.
6. Değersiz Alacak Kaydı Yapılan Yıl mı KDV İadesi Talep Edilir?
Hayır. KDV iade talebi, değersiz alacak kaydı yapılmasının zorunlu olduğu yıla bakılmaksızın, alacağın tahsilinin imkansız hale geldiği (hukuki tevsik) döneme ait KDV beyannamesinde yapılır.